Akıl tutulması ve idrak özürlüsü bir dış politika sonucu dünyadan dışlanıyoruz.
Başta ABD, AB ülkeleri ve Rusya, tüm Arap ülkeleri dahil dost bir ülke kalmıyor.
Türk Tanıtma Vakfı (TÜTAV) ve Türk-Çin Dostluk Derneği Başkanı Kemal Baytaş geçtiğimiz hafta Çin Büyükelçisi Yu Hongyang onuruna verdiği ve siyaset, yüksek yargı ve bilim adamlarından oluşan seçkin bir topluluğun katıldığı yemekte Büyükelçi Yu’nun yaptığı konuşmayla özetle şunları söylüyor:
Çin ile Türkiye arasında 2010 yılında stratejik işbirliği ilişkilerinin kurulmasından bu yana, ikili ilişkiler istikrarlı bir şekilde ilerlemektedir.
Bu doğrultuda birçok somut işbirliği anlaşması da gerçekleşmiştir. Bunlar arasında Çin’in “Bir Kuşak-Bir Yol” düşüncesinin, Türkiye’nin “Orta Koridor” programıyla kenetlenmesine ilişkin imzalanan memorandum, iki hükümet arasındaki demiryolu işbirliği, kiraz ve süt ürünlerini kapsayan anlaşmalar yer alıyor.
Bütün bunlar, Çin ile Türkiye arasındaki somut işbirliğinin pekiştirilmesine ve iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilere denge sağlanmasına yardımcı oluyor.
Ülkeler arasındaki ilişkiler halklar arasında samimi iletişime dayanıyor. Bu açıdan kültürel ilişkiler ve temaslar, Çin-Türkiye dostluk ilişkilerinin temel taşları oluyor.
Biz halkların dostluğuna önem veriyoruz. Halkların dostluğu kalıcıdır. Kültürel ilişkiler, halklar arası dostluğun alt yapılarıdır.
Bu nedenle Çin ile Türkiye arasındaki kültürel ilişkilerin yoğunlaştırılmasına büyük önem verilmelidir. Hem Çin hem Türkiye çok eski medeniyete sahip iki antik ülkedir. Görkemli uygarlıkları yaratan iki ülkenin halkları, aynı zamanda birbirinin eski kültürüne ve tarihi eserlerine ilgi ve saygınlık gösteriyor.
Son yıllarda Türkiye’ye gelen Çin turistlerinin sayısı her geçen gün daha da çoğalıyor. Verilere göre, 2015 yılında Türkiye’ye gelen Çinli turistlerin sayısı 314 bine ulaşıyor. Bir önceki yıla göre yüzde 57 artıyor. Önümüzdeki yıllarda 1,5 milyon turistin Türkiye’ye gelmesi amaçlanıyor.
Türkiye’nin zengin turizm kaynakları ve Çin turistlerinin ziyaret hevesleri, iki ülke arasındaki turizm işbirliğinin sağlam temelini oluşturuyor.
Çin ile Türkiye arasındaki kültürel temaslarda öncü rolünü oynayan Türk-Çin Dostluk Derneği, Başkanı Kemal Baytaş’ın kültür ve turizm ilişkilerinin gelişmesinde önemli katkılar oluyor.
Burada Türk-Çin Dostluk Derneği’ne Çin-Türkiye ilişkilerini güçlendirmek için harcadığı çabalardan dolayı şükranlarımı sunarım.
Kemal Baytaş Başkanlığındaki Türk-Çin Dostluk Derneği’nin her zaman canlılığını sürdürebileceğine, Çin ve Türkiye halkları arasındaki dostluk ağacının sonsuza kadar yeşilliğini koruyacağına inanıyorum.
Son yıllarda hiçbir ülkenin Türkiye ve Türk halkına bu denli dost ve sıcak mesajlar verdiğine tanık olunmuyor.